(Sabah Gazetesi)

Romantik aşk şarkılarının sevilen sesi Hakan Altun, besteci ve söz yazarı kimliğinin önemini vurguladı: “Çekingen bir yapım var ama kendimi şarkılarda çok iyi ifade edebiliyorum…”
İki yıllık bir aranın ardından ‘Tercihimdir’ isimli yeni albümünü piyasaya çıkaran Hakan Altun, “Albümdeki 12 şarkının da sözleri benim. 11 senede 200’den fazla şarkı yaptım. Kendimi en iyi şarkılarla ifade ediyorum” dedi. Kendisini ‘Aşktan yana şanssız’ bir adam olarak tanımlayan Hakan Altun, yeni albümünü ve aşka yaklaşımını anlattı…

‘Tercihimdir’ nasıl bir albüm oldu?
Çok içime sinen bir iş oldu. Klasik Hakan Altun şarkıları… Slow şarkıları çok sevdiğim için bu tarz yazmaktan zevk alıyorum. Normalde çekingen bir yapıya sahibim ama şarkılarda kendimi daha iyi ifade edebiliyorum.

BABAM BİLE BANA ŞAŞIRIYOR
Söz yazabildiğinizi, beste yapabildiğinizi nasıl keşfettiniz?
Söz ve müzik benim hayat tarzım. 11 yaşında konservatuvara girdim. O yaşta nota yazmaya başlamıştım. Hiçbir zaman şarkıcı olmak için yola çıkmadım. Okuldayken de beste ve söz çalışmalarım vardı.

Yazarken nelerden besleniyorsunuz?
Her şeyden… O anki ruh haliyle alakalı. Bazen müziğini yapıyorum, sözünü sonradan yazıyorum. Bazen aklıma bir söz geliyor, onu not edip üzerinden gidiyorum. Yaşadıklarımı anlatmaya çalışıyorum. Beste yapmak, Allah’ın verdiği bir yetenek… Herkes beste yapamaz ama bana göre aşık olan, nefes alan ve duyguları olan herkes söz yazabilir. Babam bile “Bu sözleri sen mi yazdın. Nasıl yazıyorsun?” diye soruyor.

DEDEMİN SAYESİNDE BAŞLADIM
Albümde ut çaldığınız şarkılarınız da var. Ut merakı nereden geliyor?
Ortaokul, lise ve üniversiteyi konservatuvarda okudum. Türk Müziği kategorisindeydim ve ana dalım utdu. 1993’te Kültür Bakanlığı’na bağlı Edirne Türk Müziği topluluğunda ut sanatçısı olarak görev yapıyordum. Şu an 38 yaşındayım ve 27 seneden beri ut çalıyorum. Benim dedem Zeki Altun da ut çalardı, bana o sevdirdi. Dedem müzikal hayatımda çok önemlidir. Onun sayesinde, tasavvuf müziğine çok düşkünüm mesela.

Bu yönünüzü de gösterebileceğiniz bir proje düşünüyor musunuz?
Bir Türk Müziği albümü yapabilirim… Türk Sanat Müziği formunda eserlerim de var. Dedemin ruhundan çıkmış 10 tane ilahiyi güzel bir sound’la müzikseverlere sunmak istiyorum. Çok ciddi ilahi ve tasavvuf müziği arşivim var.

Şarkılarınızın çoğu aşk üzerine… Aşk şarkılarını daha mı kolay yazıyorsunuz?
Aşk, hayatımdaki en önemli duygulardan biri. Ben çok ciddiye alırım aşkı.

Aşk şarkıları yazıyorsunuz ama aşktan yana şansınız pek yok galiba?
Öyle denebilir, aşktan yana üzüntülerim oldu. Ama yaşadığım hiçbir ilişkiden pişman olmadım. Her şeyi doya doya yaşadım. Bizim sektörde bir aşk altı ay sürüyorsa, ayrıldıktan sonra birbirlerine attıkları laflar bir sene sürüyor. İş çirkinleşiyor. Aşkı ayaklar altına almak demektir bu. Bir şeyler yaşarız biter ama edebiyle biter yani. Ben hayatım boyunca ayrıldığım hiçbir kız arkadaşımın arkasından konuşmadım, konuşturmadım da. Her şey iki kişi arasında kalmalıdır. Benim annemle babam 40 yıllık evli. O evlilikte öyle bir saygı var ki; bırakın şiddeti falan yüksek sesle konuşma bile olmamıştır. Üstelik annemle babam görücü usulü evlenmiş.

AŞIK OLMADAN ASLA
Siz de görücü usülü evlenmek ister miydiniz?
Hayır. Aşka inanan, aşkı yaşayan biri olarak, aşksız olmaz. O yüzden aşık olarak evlenmek isterim. Evleneceğim insan bir yerlerde… Elbet karşılaşacağız ama ne zaman bilmiyorum.

Çok ciddiye aldığınız için mi gerçek aşkı bulamadınız acaba?
O da olabilir, benim de problemlerim olabilir. Ben çünkü bir dönem çok yoğun çalışıyordum. Bir insan gençken neden çalışır? Geleceğini kurmak, ailesine iyi imkanlar sunmak için… Ama ben bunu anlatamadım kız arkadaşlarıma… Onlar da haklıydı belki. Çünkü onların beni en çok yanlarında istedikleri saatlerde ben yoktum. Kız arkadaşınızla akşam matinesine sinemaya bile gidemiyorsunuz.

Bu hep böyle mi olacak peki?
Şarkıcılık nereye kadar devam edebilir ki? Şu anda 38 yaşındayım. Herhalde, lokallerde barlarda 3-4 sene daha şarkı söylerim. Ama bu gerçek aşkı yaşamadığım anlamına gelmiyor tabii ki. Beş senedir hayatımda kimse yok ama aşkı çok düzgün, doya doya yaşadığım 20 aylık bir dönem oldu.

İNTERNET YÜZÜNDEN KORSANI ARAR OLDUK
70 milyon nüfuslu bir ülkede yaşıyoruz. Ben herkese “Bir paket sigara alacağına bir albüm al” diyorum.
Unkapanı’nın hali içler acısı. İnlerle cinler top oynuyor. İçim kan ağlıyor. Şarkılar da feci! 5 milyon satacağımı bilsem, söylemeyeceğim şarkılar var piyasada.
Ben de bir dönem küsmüş, geri adım atmıştım ama bizim gibi donanımlı isimlerin savaşması lazım. Küsersek sektör çok daha kötü yerlere gider. Bu internet olayları yüzünden korsanı arar olduk.
Eskiden 500 bin albüm satıyordu, en az 300 bin korsanı olduğunu biliyordum; “1 milyon satmışım” diyordum. Ama şimdi öyle bir şey yok. Albümün satışı 10 bin, indirilme rakamı 200 bin… ‘Tercihimdir’ çıkalı 15 gün oldu, tıklanma sayısı 100 binin üzerinde…

HİÇ KİMSEYLE AĞIZ DALAŞINA GİRMEM!
Sizi bugüne dek kimseyle ağız dalaşı yaparken görmedik. Bu sakin duruşunuzu nasıl korudunuz?
Ben bugüne dek hep olduğum gibi yaşadım. Çocukluğumda da efendi bir çocuktum. Albümlerim çıkmadan önceki Hakan’la, albümleri milyonlar satan Hakan arasında hiçbir fark yok. Aileme çok düşkünümdür; 28 yaşıma kadar ailemle kalıyordum. İşlerim dolayısıyla 10 senedir ayrıyız ama her pazar buluşur yemek yeriz.

Arkadaş çevreniz geniş midir?
Çok geniş bir arkadaş çevrem var. Bundan dolayı çok şanslı hissediyorum kendimi.

Arkadaşlarınızla dargınlık yaşadığınız olur mu?
Küs olduğum kimse yok hayatımda. Bu benim için büyük servet. Bizim sektörde herkes birbiriyle ağız dalaşı yaparken, ben hiç o olaylara girmedim. Sektördeki çoğu insan da müziği benimle konuşmaz yani. Bana gelen e-mail’lerde 70 yaşındaki teyzeler bile “İnşallah oğlum da senin gibi olur” diyor. Örnek gösteriyorlar beni. Benim için bundan daha güzel bir şey olabilir mi?

Yorum Yok

İlk yorum yazan sen ol.

Yorum Yaz

Aşağıdaki HTML etiketlerini kullanabilirsiniz: <a href="" title=""> <abbr title=""> <acronym title=""> <b> <blockquote cite=""> <cite> <code> <del datetime=""> <em> <i> <q cite=""> <s> <strike> <strong>

6 + 14 =